Tavşan Bakımı

TAVŞAN BAKIMI

Tavşanlar crepuscular, yani gece aktif olan hayvanlardır. Gündüzleri kendi köşelerine çekilip uyumayı tercih edeler. Aktif olduklarında ise yapmayı en çok sevdikleri şeyler kazmak ve kemirmektir. Tavşanların kemirgen hayvanlar olduklarını ve onları kemirmekten alıkoyamayacağımızı asla unutmamalıyız. Kemiremiyor olmaları dişlerinde ve sindirimlerinde de problemlere yol açacaktır.

Evde bir tavşanın tamamen serbest gezmesi için evin çok iyi izole edilmiş olması gerekir. Eğer bu yapılmamışsa tavşan kemirmemesi gereken eşyaları kemirecek (halı, mobilya kenarları ve kablolardan kaçışınız yok), hem eşyalara zarar verecek, hem de kendi sağlığını riske atacaktır. Bu yüzden tavşanın evde yüzde yüz serbest gezinmesi önerilen bir şey değildir. Evde özgürce dolaşan bir hayvan isteniyorsa tavşan bunun için iyi bir seçim değildir.

Yaşam Alanı:

Tavşan ile yaşarken ideal yol tavşanlar için yapılmış büyük kafesleri tercih etmek veya tavşan için özel bir oda ayırmak (kapalı balkon gibi) olacaktır. Günün belli saatlerinde, ev sakinleri gözetiminde evin geri kalanı içerisinde dolaşması olabilecek kazaları en aza indirmek için idealdir. Yalnız bu noktada tavşanların sosyal hayvanlar olduklarını ve onlar ile iletişim kurulmazsa çok mutsuz olabileceklerinin üstünden geçmekte fayda var. Kafes içinde veya odasında bütün gün unutulmuş bir tavşan kadar kötü bir şey olamaz. Özellikle kafeste yaşayan tavşanların günde 3-4 saat evin içinde gezinip koşmaya ihtiyaçları vardır.

Kafes veya odanın içinde kendine ait minik bir kulübesi olması tavşanın kendisinin güvende hissetmesini sağlayacaktır. Kulübe konusunda dikkat edilecek noktalar ise: tavşanların büyüdüğünü unutmayarak çok ufak yapılmaması ve mutlaka iki adet kapısının bulunmasıdır.

Kafesin zemini hakkında: demir telleri olan zeminler tavşanların patilerini acıtır, öte yandan düz zeminli kafesler idrar ve dışkı ile sürekli temasa sebebiyet verirler. Bu hem hayvan hem de insan sağlığı açısından çok yanlıştır. Bu sebeple zemini tavşan ayağına uygun ızgara telli kafeslerin seçilmesi uygunudur.

Kafes ve yaşam alanı konusunda dikkat edilecek noktalar:
– sıcaklığın 8-24 derece arasında olması,
– temiz içme suyunun ve bol samanın bulunması,
– tuvaletinin temiz olması kağıdının (boyasız kağıt) her gün değiştirilmesi
– yaşam alanının haftanın belli günlerinde temizlenmesi
– kemirebileceği oyuncakları bulunması
– içine girip kazabileceği ve saklanabileceği oyuncakları bulunması
– tuvaletinin yerinin değiştirilmemesi

Beslenme: 

Tavşanlar için uygun kuru hazır mamaların belli bir miktardan fazla verilmemesinde yarar var. Bu konuda bazı bitkilerin zehirli olduklarını unutmamak gerekir. Bu yüzden her gördüğümüz yeşilliği eve getirip tavşanımıza ikram etmemek konusunda dikkatli olunmalı. Tavşanlara çürümüş, taze olmayan yeşilliklerin verilmemesi gerekir. Yeşillikleri verirken yıkayıp kurulamak gerekir.

Dikkat!!!
Tavşanların iki ayda bir tırnaklarının kesilmesi gerekir. Dişler de bir çene probleminde normalden fazla uzayabilir.  Tüm bunlar, hem de genel check-up için düzenli veteriner ziyaretleri yapmakta yarar vardır.

Tutuş:

Tavşanı kucağa alma ve kucakta tutma ile ilgili ufak bir iki noktayı eklemekte yarar var. Tavşanları tutup kaldırırken önerilen yöntem bir elle ensesinden kaldırıp diğer el ile arka bacaklarından tutup kavramaktır. Bu şekilde kucağınıza aldıktan sonra tavşanı  kolunuzun üstünde sabitleyip diğer elinizle de sıkıca üstten tutun çünkü kucağınızdan atlamak isteyebilirler. Atlarlarsa bel kemiği veya ayak kırma riski olduğu için mutlaka yere yakın bir mesafeden eğilerek bırakmak gerekir. Tavşanlar kendilerini emniyette hissetmek için mutlaka arka ayaklarının yerde olmasını veya bir zemin üzerinde olmasını tercih ederler. Kucağınızda arka araklarının ya kolunuzun ya da karnınızın üstüne gelmesine dikkat edin.

Oyuncaklar:

Büyük bir kutunun içine konulmuş samanlar bir tavşan için mükemmel bir oyuncaktır. Kazıp içine girecek, samanları ayıracak, dağıtacak, bir kısmını yiyecek ve eğlenceli saatler geçirecektir.
Saman bulamadığımız zamanlarda imdadınıza kartonlar plakalar ve koliler yetişebilir. Tavşanınızın odasında sürekli kocaman sert karton plakalar vardır. Bunları doyasıya kemirmekte özgürdür. Ayakkabı kutuları veya kolileri sakın atmayın ve tavşanınıza verin.
Bu işlevi görecek başka bir madde manavların sebze meyve taşıdıkları tahta kutulardır. İnce tahtadan yapılmış olan bu kutuları tavşanlar kemirmeye bayılırlar.

 Beslenme

Öncelikle havuçtan bahsetmek istiyorum. Malum, tavşan deyince hemen aklımıza havuç gelir ama aslında tavşanlar havuca o kadar da meraklı değildir. Hatta çok fazla havucun da içinde bulunan yüksek şeker yüzünden tavşanlar için zararlı olabilmektedir. İki günde bir adet veya her gün yarım havuç verilmesinde bir sakınca yoktur.

Bol saman (kutu ot), kuru yonca, yeşillik, kuru hazır mama (pelet) ve sudan oluşan dengeli bir beslenme planı:

Büyük bir tavşan için örnek menü:
– Sınırsız saman ve kuru ot
– 2 avuç kuru mama
– İki avuç kuru ot (yonca yaprağı)
– Yeşil yapraklar (maydanoz, dereotu, roka)
– Sebze (yeşil fasülye, lahana, brüksel lahanası, salatalık, enginar yaprağı, marul)
– Yarım havuç
– Su

Yeşillikler:

Tavşanlar tamamen ot-oburdurlar ve yeşil olan her şeyi yerler: Dereotu, maydanoz, salatalık, salata, lahana, enginar ve karnabahar yaprakları, brüksel lahanası ve yeşil fasulye gibi. Tavşanların da insanlar gibi damak zevkleri vardır ve bazı yeşilleri sevip bazılarına burun kıvırabilirler. Yeşilliklerin ve sebzelerin fazla verilmesi durumunda ishal olabilecekleri unutmamak ve bunları mutlaka dengeli vermek gerekmektedir. Daha önce verilmemiş yeni yeşillik veya sebze denemek istiyorsanız önce bunu az verilip kakasında bir değişiklik yaratıp yaratmadığı gözlemlenmeli, yaratmamışsa verilmeye devam edilmelidir.

Günde 3 çeşit farklı yeşillik yemelerinde yarar vardır. Miktar konusunda ise önerilen 3 kiloluk bir tavşan için 1 kiloya yakın yeşillik verilmesidir.

Samanın önemi:

Tavşan bakımı ile ilgili anahtar madde samandır. Tavşanların her zaman yaşadıkları yerde bol bol (tercihan sınırsız) saman bulunması gerekir. Çok kısa kesilmemiş, uzun samanların tavşan için bir çok faydası vardır: öncelikle sindirim sistemini mükemmel çalıştıran doğal bir gıdadır. Sert yapısından dolayı doğal bir diş bileyicisidir ve diş sağlığı için de son derece yararlıdır.

Hazır ve kuru mamalar:

Kutu içinde satılan hazır tavşan mamaları mineral ve protein açısından zengin pelletler ve buğday, arpa gibi tohumların karışımdır, biraz hazır kuş yemlerini hatırlatırlar. Tavşanlar bu mamalarını çok severler ve günde bir, iki avuç bundan yiyebilirler. Bunlar besin açısından yüklü oldukları için fazlası tavşanı şişmanlatabilir.
Bunları bulunmadığı zaman kuru buğday veya arpa da verilebilir. Altınbaşak veya kepekli çubukları da severek tüketirler. Yine, bunların çok sınırlı miktarlarda verilmesi gerekir. 1-2 kilo arasında olan tavşanların alması gereken miktar 6 yemek kaşığı, yani 2 avuç kadardır.

Su:

Her canlının olduğu gibi tavşanların da temiz su içmeye ihtiyaçları vardır. Çok sık duyulan “suyu yediği sebzelerden alıyor nasılsa, su vermeye gerek yoktur” bilgisi kesinlikle yanlıştır, ve tavşanın ölümüne sebep olabilir. Tavşanların her gün kafeslerine veya yemek yedikleri alana su bırakılması gerekir.
Ufak not: Tavşanlar su kaplarını devirip oynamayı çok severler. Bu yüzden su kutusunu sabitlemeniz, devrilemeyecek özel bir kap veya pet shoplarda sayılan özel su haznelerinden alınması gerekebilir. Ama asla susuz bırakılmamalıdır!

Tavşanlarda en sık görülen hastalıklar

İshal

Tavşan bakımında karşılaşacağımız büyük sıkıntılardan biri de ishal olgusudur. Özellikle yavrularda daha fazla miktarda meydana gelmektedir. Yani eve aldığımız yavruda bu durum ile karşılaşma şansımız çok yüksektir. İshalin nedenlerine bakacak olursak; ishali iki başlık altında toplayabiliriz: Bunlardan birincisi enfeksiyona bağlı gelişen ishaller, diğeri ise beslenme hatalarına karşı gelişen ishallerdir.

Enfeksiyona bağlı gelişen ishallerde ishale neden olan bakteri, virüs ve parazit gibi organizmalardır. Bu durumda tavşanda ishalle birlikte başka hastalık belirtileri de gözlemlenebilir. Tavşanın ateşi çıkar, yemek yemez, su içmez, halsizlik durumu vardır. Kafesinin bir köşesinde hareketsiz olarak durur. Tavşanınızda böyle bir durum ortaya çıktığı zaman hemen bir veteriner kliniğine götürmeniz gerekmektedir. Çünkü ishal ile birlikte sürekli bir sıvı kaybı vardır ve hastalığa bağlı gelişen iştahsızlık nedeni ile dışarıdan besin alamıyordur. Tavşanın dışarıdan hekim tarafından desteklenmesi gerekmektedir.

Beslenme hatalarına karşı oluşan ishal olgularının nedeni ise tavşanların kendilerine uygun bir biçimde beslenmemeleridir. Burada anahtar besin maddesi selülozdur. Tavşanların beslenme tipi omnivordur. Yani otçul beslenmeleri gerekmektedir. Ama evimize aldığımız yavrular bazen çok ufak olduklarında süt verilmesi gibi bazı yanlışlıklar ortaya çıkmaktadır. Bizim kullandığımız inek sütü ile tavşan sütü arasında çok farklılıklar vardır. Bu yüzden inek sütü verilen tavşan yavrularının sindirim sistemi bozulmaktadır. Tavşanlarımız çok küçük olduklarından bu durumu atlatamamaktadırlar. Bu yüzden tavşanlarımıza süt vermemeliyiz.

İkinci yapılan bir yanlış da tavşanlarımızın sindirim sistemleri gelişmeden yaş sebze-meyve verilmesidir. Bu durumla oldukça çok sık karşılaşılmaktadır. Böyle bir beslenme sonucunda da yine ishal oluşma riski çok fazladır. Bu yaş sebze-meyvelere örnek verecek olursak; marul, lahana, elma, kıvırcık, havuç, domates vb gıdalardır. Bu gıdalar tavşanlarımıza 6 aylık olmadan verilmemelidir. 6 aydan sonra sürekli değil hafta 1-2 kere olmak üzere az miktarda verilebilir. Ama selüloz oranı yeterli bir pelet yem ile beslenme yapılıyorsa bu besinleri vermeye gerek yoktur. Durduk yere tavşanınızın beslenme alışkanlığını değiştirmemelisiniz. Özellikle tavşanlar 20 günlükten itibaren kuru ot, kuru yonca gibi besinlere aşırı bir ihtiyaç duyarlar ve severek tüketirler. Bu besinleri temin etmek güç olduğundan kuru yonca unlu pelet yem kullanmak en doğrusudur.

Enfeksiyona karşı oluşan ishalleri sadece hijyen kurallarına uyarak önlem alabiliriz. Ama beslenme hatalarından oluşan ishalleri engellemek elimizdedir. Bu sebeple tavşanlarımıza uygun bir beslenme uygulamalıyız.

Kulak Uyuzu

Tavşanlarda sık görülen rahatsızlıklardan biri de kulak uyuzudur. Etkeni “psoroptes cunucıli” dir. Bu etken tavşana özel bir etkendir ve sadece tavşanların kulaklarında uyuz hastalığına sebep olmaktadır. Kulaklarda kahverengi kabuklanmalar tarzında bir belirti gösterir. Bu kabuklanmalar müdahale edilmez ise zamanla çoğalır.

Kulak uyuzunun olmaması için dış parazit mücadelesinin yapılması gerekmektedir. Koruyucu amaç ile tavşanınızı kliniklerde 3 ayda bir dış parazit mücadelesini yaptırmanız gerekmektedir.

Diş Problemleri

Tavşanlar bilindiği üzere kemirici evciller arasında yer almaktadır. Bu özellikleri ile diş sağlığı onlar için hayati bir önem taşımaktadır. Tavşanları diğer evcil hatta kemirgenlerden ayıran bir özellik dişlerinin sürekli uzamasıdır. Bu diğer evcil hayvanlarda sadece ergin döneme kadar devam etmektedir. Bu yüzden gelişim çağında ki tavşanlarda çene yapısı hayatının geri kalan kısmındaki beslenmesinde direkt etkilidir. Dişlerin sürekli uzamasına bağlı tavşanlarda içgüdüsel bir kemirme olgusu ortaya çıkar. Bu kemirme sayesinde ön dişlerdeki düzenli aşınma, dişlerin sabit bir pozisyonda kalmasını sağlar. Bu kemirme hareketleri esnasında arka dişlerde birbirine sürterek aşınmış olur. Eğer çene yapısında bir bozukluk var ise, ön dişlerde cisimlerin kemirilmesi ile aşınma devam ederken arka dişlerde ki istenilen aşınma gerçekleştirilemez ve böylelikle arka dişlerde sürekli bir uzama gözlenir. Bunun sonucunda çene tam olarak kapanamaz. Çenenin tam olarak kapanmamasına bağlı olarak zaman içerisinde ön dişlerde gerekli kemirme pozisyonunu kaybeder. Ön dişlerde arka dişler gibi sürekli uzamaya devam ederken üst-alt dudak ve damağa baskı uygulayarak buralarda yaralanmalara sebep olur. Böyle bir durumdaki tavşanın yem ve su ihtiyacını karşılaması çok güçleşir.

Yukarıdaki bu durumu anlatmamın sebebi, tavşanlarda bu durumun çok geç fark edilmesindendir. Çünkü dudaklar bu durumu fark ettirmeyecek kadar dişleri kamufle edebilmektedir. Eğer belirli periyotlarda beslediğimiz tavşanların dişlerini evimizde kontrol edebilirsek onları bu problem ile karşılaşmamalarını sağlamış oluruz.

 

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir